Etiketler

Köyle kent arası uzaktır. Ama kent ile köy arası daha da uzaktır.
Ayrılırken yorgun görünüyordu.

Bu karşılaşmanın başka türlü de geçebileceğini adeta tiksinerek düşündüm
Kucaklaşıp öpüşebilirdik. Ona akıllıca öğütler verebilir, nasırlı elini avucumun içine alıp ağlamaklı bir sesle "Oğlum" diyebilir; aptalca
onun yüzünde kendi yüz çizgilerimi arabilir; bu ilk ve son karşılaşmadan belleğinde kalacak resmimin daha güzel olmasını sağlayabilirdim.

Evet, O salt gençlere ve geri zekalılara özgü derin bir uykudayken, ben elimde bir mumla yanına gidip başucunda durdum. Kendim de boşuna incelik arıyordum.
Soluyuşuna, göğüs kafesinin inip kalkışını, titret mum ışığıyla aydınlanan yüzünde, benim dudaklarımı andıran dudaklarında, henüz geldiği yerden ayrılmadığını belli eden gülümseyişini seyrederken,
onu ne eğilip öptüm, ne de okşadım. Duyarlılığımı yitirmiştim. Sadece şöyle düşündüm:
Bu yerde ve dünyada benim yerimi alacak.
Kemiğimden oluştu.
Belki, benim eski halimi andırıyor durmuyor devam ediyor yaşam.

Yine de sana mutluluklar dilerim delikanlı…

Meşa Selimoviç-Derviş ve Ölüm